6 Kasım 2017 Pazartesi

Zihnimin Orta Yerinde

Zihnimin orta yerinde hüküm süren imparatorluğun, zayıfça bir kölesiyim. Köşesine kurulmuş koca göbekli efendilerimin buyruğunda oradan oraya sürükleniyorum. Ayaklarıma vurulan zincirlerin arkadaşlığı biraz olsun kalabalıklaştırıyor beni. Ardından, işe yaramazlar silsilesinde liderliği tuttuğum avuçlarıma kırbaçlar yiyorum. Ne zamandır dardayım. Zamanda yolculuğu keşfetmişcesine her gün aynı feryadı işitiyorum. Hoyrat yaşamın bekçisi kapımda dikiliyor, onun bozuk saatine göre yaşıyorum gecemi. Gündüzüme, günlerdir gün doğmuyor.

                                                                                        -Merve Dede @bengilaf

9 Ağustos 2017 Çarşamba

'Yetiştiği yerler'in sokaklarını sergi mekânlarına dönüştüyor

Sanatçı-ressam Vardal Canis, ilk kişisel sergi projesi 'Yetiştiğim Yerler' için İstanbul'da yaşadığı 9 senenin sonunda, taşındığı 15 evin sokaklarını boyuyor. 'Yetiştiğim Yerler' sergisi; Ortaköy, Kanlıca, Beşiktaş, Kadıköy, Şişli, Nişantaşı ve Balat gibi semtlerin sokaklarında herkes tarafından gezilebilecek.


Vardal Canis‘in Fuat Değirmenci tarafından hazırlanan sitesi, eski ev arkadaşlarına teşekkür mesajı ile açılıyor. 'Yetiştiğim Yerler‘in altında zamanla eklenecek özel isimleri ile yaşadığı evlerin başlıkları olacak. Şimdilik Kadıköy’deki ilk evi 'Gül Apartmanı' ve Beşiktaş’daki son evinin yakınındaki 'Çırağan' var. Açıklamaları, görseller ile birlikte, sokakları boyadıkça yüklüyor.



SanatAtak'ta yer alan habere göre, ilk kişisel sergi projesi 'Yetiştiğim Yerler' için İstanbul’da yaşadığı 9 senenin sonunda, taşındığı 15 evin sokaklarını boyayan Vardal, kendisi için önemli olan bu sokakları, sergi mekânları olarak yeniden kurguluyor.
Doğaçlama gül desenleri ile 'Yetiştiğim Yerler‘e çiçekler eken Vardal'ın sergisi; Ortaköy, Kanlıca, Beşiktaş, Kadıköy, Şişli, Nişantaşı ve Balat gibi semtlerin sokaklarında herkes tarafından gezilebilecek.


Şimdilik sadece KargArt‘ta, Deniz Bankal‘ın hazırladığı Anıkolik sergisinde görülebilen 'Nadire Kabini I - benden selam söyleyin bütün aşklarıma' isimli çalışma da belli bir yere kadar bu projenin bir parçası.
Vardal Canis, proje fikrinin nasıl doğduğunu ise şu sözlerle anlatıyor:
"Bahsettiğim nadire kabini içinde, kemikler, dişler ve anahtarlar bulunuyor. O anahtarlar eski evlerimin anahtarları. Fikir de buradan doğdu. Bir şekilde birikmiş olan bu anahtarları müze kabini içinde sergileme düşüncesinin ardından, eski evlerimle alakalı ortaya çıkan bu kabin çalışması hatırlamamı sağladı. Bu da bana iyi geldi. Nihayetinde dokümantasyonunu Can Ceyhan‘ın kamerası ile yaptığımız ilk kişisel sergim 'Yetiştiğim Yerler' oldu."

18 Mayıs 2017 Perşembe

Aydın Sezgin ve Giray Altınok'la tiyatro ve oyunculuk üzerine


Taraça Sohbetleri'nde ilk haftanın konukları Aydın Sezgin ve Giray Altınok... Bu iki genç ve yetenekli oyuncuyla, ilk sohbetimizde onların oyunculuk serüvenlerini, mevcut ve yeni projelerini, teknolojinin hayal gücü üzerindeki etkisini ve daha birçok şeyi konuştuk.

Dostlukların, arkadaşlıkların, hatta aşkların başlangıcı, zamana, tesadüflere ve vesilelere olduğu kadar, bulunan yere, yani mekâna da bağlıdır. Bazen günün yorgunluğunu üzerinizden atmak için uğradığınız kafede size servis yapan garsonun sıcak gülümsemesi, hiç tanımadığınız insanların etrafınızda uçuşan hoş sedaları ve hasbelkader aynı ortamda bulunan, sizinle aynı durumda olan biriyle kurmuş olduğunuz kısa ve sıcak bir iletişim bile büyük dostlukların başlamasına vesile olabilir. Mekânların özel olmasının sırrı da budur işte.

Cafe Taraça da bu mekânlardan biri. Zaman içerisinde tanışıp dost olduğumuz bu güzel insanlarla yaptığımız hoş sohbetleri bu haftadan itibaren arada bir paylaşarak muhabbete sizleri de ortak etmek istiyoruz.

Taraça Sohbetleri'nin ilk haftaki konukları, birçoğunuzun yakından tanıdığı iki yetenekli oyuncu: Aydın Sezgin ve Giray Altınok...


Mehmet Ferah: Aydın'la tanışmamız çok eskilere dayanır, çocukluğundan beri tanırım Aydın'ı. Kendisini dokuz yaşından beri tanıdığıma göre, tanışıklığımız kaç seneye dayanmış oluyor?

Aydın Sezgin: Otuz iki desek, yirmi üç yıl oluyor.

Mehmet Ferah: Vay be, yirmi üç yıl olmuş. Benim gençliğim onun çocukluğu, benim orta yaşım onun delikanlılığına denk geliyor. Giray'la tanışmam da Aydın vesilesiyle oldu tabii. İlk tanıştığımızda Buyur Burdan Bak adlı programda beraberdiler.

Giray Altınok: O vesileyle gide gele samimiyetimiz gelişti.

Mehmet Ferah: Tanışmalar için bir vesile olması, dostlukların gelişmesi için de belli bir zamanın geçmesi gerekir; her birliktelik birbirine bağımlıdır: Ben Aydın'ı tanıdım, Aydın Giray'ı tanıştırdı, Giray da bir başka arkadaşını tanıştırdı...

Giray Altınok: Aynen, yedi kişi kuralı gibi.

Mehmet Ferah: Sizin bir arada yaptığınız ilk projeniz herhalde Buyur Burdan Bak.

Aydın Sezgin: Evet, o proje tanışmamıza vesile oldu. Hatta bu birliktelikten belki de yeni bir şey çıkacaktır ilerleyen zaman içinde.